Kayıtlar

Nisan, 2014 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Cüret

Şeytan, size sadece cüret verir.

İhtiyar ve Kör

Resim
-İhtiyar ve Kör- Dirilikten uzaklaşan ten başlayınca bozulmaya Bu İhtiyar adamı bir korku sardı hayatta Aklının sınırları uzanırken diri sonsuzluğa Aynalarla tanıştı, benzemeyen hiçbir dosta Aynalar gerçek bir dosttur. Aynalar yalan söylemez. Aynalar kesif bir düşmandır Aynalar kusur kabul etmez. Gözleri renge kapalı tutmak Böyle mühim bir iştir ancak Gözler her rengi seçmemeli Ve bazen bir nimettir kör olmak. Gökkuşağını dinlemelisin körden O ne muazzam bir teşbihtir Şehvetsiz bir manzara en kötüsünden Bağlardan kayıtsız saf bir nimettir. İhitiyar halen bir çıkış arıyor Tıpkı kollarına davranan kolsuz gibi Ölümsüz sandığı gençliği arzuluyor Arzulanan cehennemin ta kendisi Ve -ne yazık şöyle sanan; dünya hep yarar… Yararı surette bulana, düşman olur birgün aynalar. H. Hüseyin ÜTÜN

Siyah Nur

Siyah Nur Sadece siyah bir örtünün var olduğu yerde, örtünün varlığından bahsetmek mümkün değildir. Yalnızca kendisi olan bir şeyin, hiçbir şeyi örtmüş olmayacağı da aşikârdır. Lakin henüz anlayışın meydana gelmediği ve “zaman”ın üzerinden uzun bir zaman geçmediği o anlarda, birbirlerini görmeyen suretlerin, hiç bilinmeyen belirişleri vardı. Siyah örtünün içinden, sımsıcak yıldızlar açılıyor ve diğerlerinden, dile gelmeyen bir süratle ayrılıyorlardı. Yıldızlar, büyük bir yemin ile tespit edilmiş mevkilerine doğru, birbirlerinden uzaklaşırken, her şeyden habersizdiler. Elan, birbirlerini görmeden ışıldamaktadırlar. Mevcudiyetleri onları var kılmakta yetersiz düşmektedir. Zira var olmak için, kendi varlığını tespit edebilecek durumda olmanın lüzumu bilinmektedir. Tepelerin, siyah ve belirsiz suretler halinde karanlıktan sıyrılmaları da, örtüyü suretlerin üzerinden kaydıran elin nihai maksudu değildir. Tepelerin eteklerinden akan sular, bitkilere hayat taşımaya başlar. Siyah bir

Dante - Kayıp Cennet

Sakatlanmış bir at, çiftçi veya savaşçı için işe yaramaz bir et parçasıdır. Parçalanmış bir kalp ile nefes alan kişide tıpkı insanlık için böyledir. Dante Romanı/Hüseyin Ütün

Kalabalıklar İçinde Yalnız Bir Adam (Daha Yayınlanmamış 'Dante' Romanından)

Amaçları uğruna kendinde varlık adına ne varsa yok etmişti. Bu onun en büyük savaşıydı. Aslında insanlık çetin bir savaş verecek olsa, ona kendi ile olan savaşı yeterdi. Çünkü benliklerin zevk adına sevimli buldukları bir şeyi yok etmesi, kılıçlar ve kalkanlar ile olan savaşlardan daha çetindir. Dünyalar harbi, benliklerin zevk tutkusunun parçalanmasından büyük değildir. zaten dünyaların savaşına, benliklerine Tanrı adını koymuş kalabalıkların birleşik zekasının, menfaatlerin tükeneceği endişesi ile dünyanın herhangi bir yerindeki, herhangi bir zevkin başına üşüşüp, ona Tanrıları adına, yani kendi adına el koymasından başka ne sebep olabilir ki? Bu dünyanın insanları benlikleri adına sahip olmak istedikleri maddeleri ve ruhları yeterli görmüyor ve onlara hükmetmek istiyordu. O yüzden son yüz yıldır savaş durmamıştı. Ve savaş kılıçlara değil yönetilmek istenen maddelere susamış ruhların savaşıydı. Onlar maddenin, eğlencenin, huzurun, doymaklığın bir gün tükeneceğini düşünüyordu. Düşünm