Ruhların en temiz duyguları beyazdan damıttığı hayal edilir. Siyah bir karanlıktır. Karanlık düşünceler, hainlikler, kuduzluklar...Belki de bildiğimiz o siyahlığın derinlerinde, en karanlık noktalarının birleşimi, beyazı oluşturan saf rengin parçalarının birleştirilmiş halinin tezahürüdür. Beyaz bir alevdir diyen var mı? Hayatı yorumlamakta ki sadeliğimiz ve tekdüzeliğimiz, montonluğumuz, sıradanlığımız, alemi deryada doyasıya seyrettiğimiz manzaraların cümbüşü, bize saflığımızı, şehvetimizi, neşemizi tetikleyen duygularda mı hitap ediyor? Oysa ki kırmızı, en derin cinsel arzularımızı dışa vururken onların kaynağını deşip yanardağı gibi yüzeye çıkaran, sarmalayıp düz bir taprağı baharda saran çiçekler gibi muhafaza eden bir renk iken, bazen bir cinnet kucağında uyanan kişinin, aklı seliminin semadan geri döndüğü anda kıyamadağı tenlerin ölümüdür. Bir cinnet kucağının kucağındaki kan... İnsanlar öldürmenin üzerine pek düşünmezler. Cinnet, şeytanların, şeytanca düşüncelerinin en s...